Michael Caine Türkiye’yi Unutamamış

Michael Caine: “ Türkiye’ye hayran kaldım.Kapalıçarşı unutulmaz bir yerdi ”

Türkiye bugünlerde Cem Yılmaz’ın sihirbazlık filmi Hokkabaz’ı konuşadursun, Hollywood’un yeni sihirbazlık filmi “The Prestige- Prestije” şimdiden Hollywood’un en ilginç filmlerinden biri olma yolunda. Sinema tarihindeki sihirbazlıkla ilgili filmlerin azlığından şikayet edip, “ Neden akıllarda yıllarca kalacak klasik bir esere dönüşecek sihirbazlık filmi yapmayayım? ” diye düşünen, “Insomnia” ve “Batman Başlıyor” filmlerinin 36 yaşındaki başarılı direktörü Christopher Nolan sonunda beş yıldır çalıştığı projesini hayata dönüştürerek, “ The Prestige-Prestij” filmini çekti.

Londra’daki galasını Türk basınından sadece Ayşegül Ekinci’nin izlediği filmin, Londra’nın ünlü Leicester Meydanı’ndaki prömiyeri tam bir sihirbazlık şovuna dönüştü. Ünlü İngiliz sihirbazlar, filmin galasına gelen yüzlerce davetlinin gözleri önünde kutudaki kızı kesme, tavşan yoketme gibi artık birer klasik haline gelmiş gösterileri sergiledi. X-Men ve Batman Başlıyor filmlerinin başarılı aktörleri Hugh Jackman ve Christian Bale’in iki sihirbazı canlandırdığı filmin dev oyuncu kadrosunda Michael Caine, David Bowie ve Scarlett Johansson gibi isimler dikkat çekiyor. Sihirbazlık dünyasına çok farklı bir yaklaşımla mercek tutan bu ilginç filmde kullanılan teknoloji ve görsel efektlerde izlenmeye değer.

Filmin galasına eşi, kızı ve damadı ile gelen sinema tarihinin ikonlarından Michael Caine’nin gala için davet ettiği bir diğer isim ise Chelsea Futbol Kulubü’nün milyoner Rus sahibi Roman Abromovich’in boşanmak üzere olduğu eşi İrina Abromovich’di. Hayranlarının yoğun ilgisi karşısında mutluluğu gözlerinden okunan ünlü aktör Michael Caine, sorularıma içtenlikle cevap verdi.

Ben hiç bir zaman nereden

Soğuk havaya rağmen samimi itiraflarda bulunan Michael Caine, “The Prestige” filmindeki rölü için hayatımın en önemli rollerinden biri yorumunda bulundu. “ Bu filmde kendimi değil, seyirciyi oynuyorum”diyen Michael Caine’e göre akıllı yönetmenler filmlerinin bir yerinde seyirci karakterini kullanırlarmış. “ Filmdeki seyirci karakteri aslında filmin içinde seyircinin nabzını da tutar” diyen Caine bugüne kadar basına yansımayan özel yaşamında da oldukça huzurlu. “ Eşim Müslüman, dört dörtlük bir kadındır.Hayatımda tanıdığım en mükemmel insan.Birbirimize çok bağlıyızdır, adeta aynı tek bir insan gibiyiz “diyen Caine iyi bir evliliğin sırrını şöyle açıklıyor: “ Hakkımda çıkan, sinemanın ikonu vs gibi iltifatlar çok güzel ama bu sözlere kendinizi çok kaptırırsanız gerçek hayatta mutsuz olursunuz. Hayatın çok daha farklı yanları var.İyi, kötü gününde yanınızda inanın çok az insan var.Biz eşimle bir çok sıkıntımızın üstesinden beraber geldik. Ben bu işe ilk başladığımda 29 yaşımda 4000 Sterlin borcu olan neredeyse beş parasız ama yetenekli bir adamdım.Azmettim ve emeğimin karşılığını aldım.Bazen eşim evde yeterince iş yapmayınca bana kızıyor.Ben de ona “unutma ben bir ikonum”diyorum.Ama evde ikonluk geçmiyor tabii. Sonuçta evlilik iyi bir ortaklık gibi.Birbirine özen gösterip, hep değer vermen gerek. Birbirini kandırdığın, ortaklığa sığmayan işler yaptığın zaman tüm emek boşa gidiyor. Biz bunun sırrını çözdüğümüz için hem aşkımız hem evliliğimiz ilk günkü gibi”.

Şöhrete kendisini hiç kaptırmayan unutulmaz filmlere imza atan usta oyuncu Michael Caine için mutlu bir evliliğin diğer bir sırrı ise, “ Birbirine yetebilmek”. “ Biz, film camiasıyla pek karışmayız. Bu onları sevmiyorum, beğenmiyorum anlamına gelmez ama eşimle birlikte sakin bir hayatımız var. En büyük lüksümüz birlikte olmak”diyor Caine. Londra’nın Elephant&Castle bölgesinde yoksul bir ailenin oğlu olarak yetişen sanatçı, köklerini hiç bir zaman inkar etmiyor. “ Bazı sanatçılar şöhret olduktan sonra kendini farklı göstermeye çalışıyor.Bu ne kadar zor bir iş. İnsan olduğundan farklı davranmaya çalışırsa nasıl olsa anlaşılır” itirafında bulunan Michael Caine para kazanmaya başlayınca aile üyelerine yardım etmiş. “ Geçmişimden her zaman gurur duyuyorum. Çalışan kesime de her zaman iyi bir örnek olmak istiyorum. Benim gibi birini görüp, çalışarak bir yerlere gelmenin de mümkün olacağını farketmeliler” yorumunda bulunan Michael Caine, kendisini emekli olarak değerlendiriyor. “ Artık istediğim projeyi para için değil sadece o projenin içinde olmak için seçiyorum” diyen Michael Caine, Türkiye’yi de yakından takip ediyor.

Ahmet Ertegün’ün daveti üzerine Türkiye’ye gidip hayran oldum

Türkiye’ye ilk defa Ahmet Ertegün’ün davetlisi olarak giden ve hayran olan Michael Caine, Kapalıçarşı’yı öve öve bitiremiyor. “ Tamam sizi çarşıda dolaşırken hep dükkanlara davet ediyorlar ama ben böyle muazzam bir yer görmedim” diyen sanatçı Sultanahmet Camisi’nin mimarisini de çok beğenmiş. “İstanbul harika bir şehir, müthiş bir dinamiği var, özellikle Türk mutfağı çok leziz. Eşim Keşmirli, Türk yemekleri de eşimin yaptığı yemekleri andırıyor. Bu kadar güzel bir ülke pek çok şeye layık” diyen ünlü sanatçı ilk fırsatta uzun bir Türkiye tatili yapmak istediğini söyledi.

Ayşegül EKİNCİ/LONDRA

Share on facebook
Share on Facebook
Share on twitter
Share on Twitter
Share on pinterest
Share on Pinterest
Share on whatsapp
Share on WhatsApp

Bir cevap yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment

PAYLAŞ: 

Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin
Share on pinterest
Share on email