George Miller “ Penguenler çok sevildi ”

Antartika buzulunda birbirine tıpa tıp benzeyen 25 bin civarında penguen var. Penguenlerin olağanüstü yaşantısı, soğukla verdikleri mücadelenin içinde her birinin kalbinden gelen o özel şarkıyla ayrı birer hikayeye dönüşüyor. Penguenleri birbirinden ayıran yegane özellik “ Kalbe Seslenen Şarkı”ları. Penguenler şarkılarıyla özdeşleşiyor. Şarkıların tınıları adeta onların kimliği oluyor. Londra’da Avrupa Galası yapılan “ Neşeli Ayaklar/Happy Feet” filmi usta yönetmen George Miller’in, dünyanın öbür ucunda varolan ama bizlerin bir o kadar habersiz olduğu penguenlerin ilginç yaşam öykülerine ayna tutarak belki doğada var olan canlıların verdiği hayatda kalma mücadelesine de imza atıyor.

Farklı olanların, diğerleri gibi olmadıkları için hayatları boyunca zaman zaman dışlanan ama aynı zamanda güçlenen ve farklılığını kabul edenlerin filmi “ Neşeli Ayaklar”. Hareketli müzikleri, birbirinden ünlü oyuncuları, step dansları ve unutulmaz şarkılarıyla yine akıllarda uzun süre kalacak bir projeye imza atıyor George Miller. Londra Galası’nda Hürriyet’in sorularına cevap veren yönetmen farklılığını kırmızı halı üzerinde yürür yürümez hissettiriyor. Dağınık saçları, yüzüyle bütünleşen gözlükleri ve kırmızı halı dahil üç günlük röpörtajlar boyunca üzerinden çıkarmadığı biber figürleriyle süslü ceketiyle cevap veriyor penguenleri dans ettiren yönetmen George Miller….

Ayşegül Ekinci: “ Babe” filmiyle domuzları konuşturdunuz. Şimdi de penguenleri dansettiyorsunuz. Neden hayvanlar alemi size bu denli cazip geliyor?

George Miller: Hayvanlar alemi benim her zaman ilgimi çekmiştir. Beyazperdede baş aktörler ve konular insanlar. Ama hayvanların baş aktör ve konu olduğu filmlere pek rastlamazsınız. Bence hayvanlar alemi ve insanlar birbirine çok benziyor. Öyle yakınlıklar ve ortak noktalar var ki. İşte buradan yola çıkarak, temalar yakalamak benim çok hoşuma gidiyor. “ Babe”in başarısından sonra aklımda başka bir hayvan temalı film yapma fikri vardı. Step dansı yapan bir İmparator penguen konusu tamamiyle bir tesadüf eseri oldu. Antartika’nın vahşi yaşamı üzerine bir belgesel izlerken konu kafamda şekillendi.

AE:Peki ya filmin can damarı karakterler ya da seslendirme diyelim, gerçekten inanılmaz bir özenle seçilmiş.

George Miller: Seslendirme daha doğrusu karakterler de belki inanmayacaksınız ama tamamiyle tesadüfen biraraya geldi. Mumble karakteri için zeki ama masum bir o kadar da kendine güvenen bir sese ihtiyacımız vardı. Elijah Wood, hiç düşünmeden seçilen ilk isimdi.Ben Avusturalyalı’yım.Başroldeki iki karakter Hugh Jackman ve Nicole Kidman da Avusturalyalı.Belki Hollywood’daki tüm Avusturalyalı yıldızları seçmişim gibi oldu ama bunların da hikayesi çok farklı. Örneğin Nicole, yapımcı Doug Mitchell’i uzun yıllardır tanır. Doug Mitchell kendisine böyle bir teklifte bulununca hiç düşünmeden kabul etmiş. Yani bir nevi vefa borcu ödemek gibi birşey.Çok duygulandım.

AE: Peki bu oyuncuların rol aldıkları sahneler nasıl gerçekleşti?

George Miller: Bakın burası tam bir sinema harikası ve çok eğlenceli oldu. Aslında, neredeyse Robin Williams ve Elijah Wood dışında hiç bir oyuncu aynı anda stüdyoya giremedi.Çoğunlukta seslendirmeler stüdyo ortamında bireysel olarak gerçekleşti, daha sonra montajla birleştirildi.

AE: “Neşeli Ayaklar”, James Bond filminin başarısını bile gölgeledi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

George Miller :(gülerek) Bu tabii ki filmin yönetmeni ve yapımcısı olarak beni çok sevindirdi. Bir bakıma benim sinema ile ilgili tezlerimi de doğruladı. İyi birşeyler yaptığınız zaman dünyanın neresinde olursanız olun kabul görüyor, takdir ediliyor. James Bond da çok iyi yapılmış bir film ama demek ki bizim filmin penguenleri daha çok sevilmiş!!!

“ The Hours” filmindeki Virginia Woolf karakteriyle Oscar kazanan ve beyazperdede şarkı söylemeye alışkın güzel oyuncu Nicole Kidman, “ Neşeli Ayaklar” filminin Londra Galası’na siyah bir takım giyerek katıldı. Uzun zamandır hamile olduğu söylentileri etrafta dolaşan güzel yıldız, söylentileri doğrularcasına karnını tutarak poz veriyor. Hızla geldiği kırmızı halıda bir iki soru cevaplayıp yine aynı hızla gözden uzaklaşıyor. Güzel yıldızın konuştuğu şanslı gazetecilerden biri de benim…

Ayşegül Ekinci : Siz beyazperdede şarkı söylemeye alışıksınız. Bu filmde de çok güzel şarkı söylüyorsunuz. Şarkı söylemeyi seviyor musunuz?

Nicole Kidman: Şarkı söylemeyi çok seviyorum. Sesim de güzel.Ama sesli projeleri özellikle seçmiyorum. Bu filmde oynamam için eski bir dostum olan yapımcı Doug Mitchell’den teklif aldım. Senaryoyu bile okumadım.Bana çok emeği geçti. Beni böyle bir film için düşündüğüne göre iyi bir projedir diye düşündüm.(Bu sırada yönetmen George Miller, Kidman’ın yanına geliyor) Ama George ile çalışınca bu kararımla nasıl güzel bir projeye girdiğimi anladım. Çok keyifliydi..

 

Ayşegül EKİNCİ/LONDRA

Share on facebook
Share on Facebook
Share on twitter
Share on Twitter
Share on pinterest
Share on Pinterest
Share on whatsapp
Share on WhatsApp

Bir cevap yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment

PAYLAŞ: 

Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin
Share on pinterest
Share on email