Erkek olmak isteyen Türk kadına İngiltere’den ‘Oturum İzni’

Erkek olmak isteyen Türk kadına ‘ Oturum İzni’

 

Erkek olmak isteyen Türk kadına İngiltere’den  ‘ Oturum İzni’

 İngiliz İçişleri Bakanlığı 33 yaşındaki transseksüel Türk kadına, cinsiyet değişimi  yaparak erkek olabilmesi için oturum izni verdi. Türkiye’den transseksüel olduğu için kaçarak, 8 yıl önce İngiltere’ye  gelen Türk kadın G.O., önce cinsiyet değişimi programına girdi sonra oturum izni aldı. İngiliz İçişleri Bakanlığı, erkek olduktan sonra D. ismini alan Türk kadına  her türlü desteği verirken, erkek olabilmesi için yapılacak  operasyonlara ilk aşamada 150 bin YTL( 60 bin Sterlin) ödemeyi kabul etti.

Cinsiyet değiştirerek erkek olmak için bir dizi ameliyat geçiren ve psikolojik destek alan D.O yaşadıklarını, İngiltere’de verdiği ve diğer transseksüellere de örnek teşkil edecek hukuk savaşını, ‘ Hep yargılandım, hiç anlaşılmadım’ diye özetlediği ömrünü, arkadaşımız Ayşegül Ekinci’ye anlattı.

Erkek olduktan sonra D.O ismini alan Türk transseksüele verilen oturum izniyle bir ilk gerçekleştirilmiş oldu.  ‘ Ben hep erkektim ama yanlış vücutta’ diyen D.O., İngiliz’leri bile şaşırtan gelişmeleri ve verdiği mücadeleyi tüm içtenliğiyle anlattı. Arkadaşımız Ayşegül Ekinci, şaşırtıcı gelişmeyi hukuk adamlarıyla da tartıştı. D.O. ile birlikte sadece LGBTT(Lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel, travesti) kişilerin girdiği özel psikolojik destek toplantılarına katıldı. Kadın doğan D.O.’ ya erkek olabilmesi için onay veren İngiliz doktorlarla konuştu. İngiltere’de her yıl 1000’den fazla kişiye yardımcı olan Cinsel Kimlik Klinik’lerini araştırdı. Erkek olabilmek için kendi ifadesiyle tam 33 yıl acı çeken Türk kadına, iş vererek örnek olan Türk patronu buldu.

Kendi ülkesinde dışlanmaktan korktuğu için cinsel kimliğini gizleyerek yaşayan, çektiği acılarla hasta olan, kendini ifade edemeyen, defalarca intihar eden bir transseksüelin ailelere ibret veren mesajları.

‘ Bizler hasta değiliz. Bu bir cinsel kimlik algılaması. Ben de bu kadar acı yaşamak istemezdim. Lütfen, bu durumdaki kişileri dışlamayın. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi topluma kazandırın. Seks işcisi değil toplumun çeşitli alanlarında üretime katkıda bulunan bireyler olmalarına yardımcı olun’ diyen D.O.’ nun yaşadıkları…

SPOTLAR:

– Türkiye’ de hep yargılandım, hiç anlaşılmadım. İngiltere’ye kaçtım

İngiltere’ ye geliş amacım çalışıp, cinsel kimliğimi utanmadan ifade edebilmekti. Acılardan uzaklaşmak için buraya geldim. Ben bir şeyin suçlusu değilim. Allah beni böyle yaratmış. Bu hiç de kolay bir durum değil.

– Ben kendimi bildim bileli hep erkektim. Hiç kız olmadım. Bedenimden hep nefret ettim.

– İngiltere’de 5 yıl deli gibi çalıştım. Çok çalışkandım. Çalıştığım her iş yerinde beni çok sevdiler. Dürüstlüğüm dikkat çekti.

– Kadın vücudunda bir erkek gibi yaşamak çok ağır geldi. Vücudum iflas etti.

– Bir gece kan kustum. Hastaneye kaldırıldım. Daha sonra kanser başlangıcı olduğum anlaşıldı. Daha 26 yaşındaydım. Doktorlar, bana neyin var? Bu yaşta genç bir kadın niye bu kadar üzülür? diye sorunca, ilk defa İngiltere’de tanımadığım bu doktorun samimiyeti karşısında itirafımı yaptım. ‘ Ben transseksüelim ’ diyebildim. Sonra, onlar bana yardım etti.

-Yaşadıklarım ibret verici şeylerdi. Anlattıklarımda her zaman çok dürüsttüm. Bu nedenle, İngiliz makamları benim durumumla yakından ilgilenmeye başladılar.

-Beni önce Gender Clinic- Cinsel Kimlik Kliniği’ne sevk ettiler. Burada durumumun ciddiyeti anlaşılınca 2 psikolog  beni gözlemlemeye başladı.

-İngiliz doktorlar,  ruh olarak erkek olduğumu ve cinsiyet değişimindeki kararlılığımı görünce, bana yardımcı oldular. Cinsiyet değişimi sürecim başladı.  Bu çok ağır bir süreç. Maddi manevi çok sıkıntılar çekiyorsunuz. Ama,  kadın bedeninde erkek olarak kalmak da çok zor.  Bir de her iki durumda da kendi yaşadığınız, büyüdüğünüz toplum tarafından dışlanmak. Türkiye’de defalarca canıma kıymak istedim, hiç olmazsa burada beni anladılar. Yargılamadılar. Dışlamadılar. İşte bu nedenle ilk ve son defa konuşuyorum.

Sekiz yıldır İngiltere’de yaşayan Türk kadın G.O., cinsiyet değiştirip erkek olabilmek için İngiliz Göçmen Bürosu’ndan oturum izni aldı. 33 yaşındaki Türk transseksüel, hormon tedavisiyle başlayan cinsiyet değiştirme sürecinde, Life Experience-Hayat Deneyimi adlı erkeklik testini de başarıyla geçince psikolojik olarak erkek olduğunu ispatladı. Bu arada, cinsiyet değiştirme programı kapsamında bir dizi ameliyata giren G.O.’in göğüsleri de alındı. Hormon tedavisiyle sesi de değişen, sakalları çıkan G.O.’e doktorlar, ‘ Bu değişimle Türkiye’ye gitmesi sakıncalı’ raporunu verince, Türk transseksüel İngiltere’de kalmak için filmlere konu olacak bir mücadeleye imza attı.

İngiliz Hükümeti, Türk kadın transseksüelin erkek olabilmesi için geçirdiği bir dizi ameliyatın tutarı olan 150 bin YTL ( 60 bin Sterlin)’lik masrafları karşılarken, literatüre geçecek bir uygulamaya da ‘ onay’ vermiş oldu. Erkek olduktan sonra nüfusundaki kadınlık ismi G.’yi, İngiliz ismi D. ile değiştiren Türk, yaşadıklarını ilk ve son kere Hürriyet’e anlattı.

İngilizler’i  bile şaşırtan  oturum iznine hak kazanan  Türk transseksüel  D.O’nun mücadelesi şöyle gelişti:

Kendisini hep erkek hissetti, kimseye söyleyemedi

Karadeniz doğumlu Türk kadın D.O. daha çocuk yaşlarında, erkek olduğunu hissetmiş. Kendisiyle konuşurken bunu sık sık vurguluyor. Seçtiği kelimelere dikkat ediyor. Kimseyi ne yeriyor, ne de özendiriyor. Ona göre, farklı bedende doğup cinsiyetini farklı hissetmek, baş edilmesi çok zor bir durum. Ama, bunu gizleyerek yaşamak da bir o kadar ağır.

D.O., Türkiye’de başlayan hayat hikayesini şöyle özetliyor: ‘ Bol çocuklu bir ailenin kızı olarak doğdum. Babam erkek istemiş, ama hep kızı olmuş. Annem benim erkek olmam için çok dua etmiş. Daha beş yaşındayken kendimi erkek çocuğu gibi hissettiğimi hatırlıyorum. Küçük bir çocukken, diğer kızlar gibi olmadığımın farkındaydım. İlkokulda kızlara sataşan erkek çocukları döverdim. Kız çocuklara kendi cinsim gibi bakmadım hiçbir zaman.

Sonraki yıllarda, babam ne zaman anneme el kaldıracak olsa karşısında beni buldu. Korkusuzdum. Kendimi  kız gibi hissetmedim hiç. İlk defa 11 yaşında yaşam bana ağır geldi. Fare zehiri içerek intihar etmek istedim. Olmadı. Beni kurtardılar. Sonrası, yetiştirme yurdunda okudum. Başarılı bir öğrenciydim, ama çok içine kapalıydım. Üniversite sınavlarını kazandım, Turizm Yüksek Okulu’nu bitirdim’.

Türkiye’de transseksüel olduğumu söyleyemedim, hep yargılandım

D.O.’nun İngiltere’de verdiği hukuk mücadelesinin temelleri aslında Türkiye’de atıldı. Çalıştığı otellerde başarılı bulunmasına rağmen, çevre onun cinsel kimliğini sorguluyordu. Bir otelde yaşadığını şöyle anlatıyor: ‘ Kadın bedeninde bir erkektim. Çalıştığım otelde bir kız arkadaşın erkek arkadaşı, ‘erkeksen göster’ diye benle dalga geçti. Beni sarsakladı. Yaralandım. Kafamdan kanlar akarak, kapıdaki otel güvenlik görevlisine gittim. O da bana, o zaman sen de kadın gibi davran diye öğüt verdi. Otelde durumumu fark eden bir müşteri, ‘ Buralarda rahat edemezsin, İngiltere’ye git’ dedi.

Farklı bedende, cinsel kimliğini sorgulayan D.O.’nun, kız arkadaşları da oluyormuş. Ama, kız arkadaşları toplum içindeyken bu ilişkiyi reddedip, onu küçümsüyormuş. Bunları anlatırken gözleri dolan D.O., o günlere şöyle dönüyor: ‘ Hep yargılandım, hep gizli yaşadım. Ve hep acı çektim. Ben inançlı bir insanım. Kur’an-ı Kerim’i Arapça’dan okurum. Kur’an-Kerim’in sayfalarında sorunuma, yaşadıklarıma cevap aradım. Çok ağladım. Aynaya defalarca bakıp, kendime zarar vermek istedim. Allah’ım bana neden bunu verdin diye çok isyan ettim. Ama dinimizde isyan yok. Bir gün istediğim bedene kavuşacağıma inandım. Allah, kulunun kaldıramayacağı sıkıntımı vermez. Kendimi, ruhumu böyle inandırdım. İsyanlarım, acıyla birleşti, çektiğim tarifsiz sıkıntılar inançla yoğruldu.’

Doğduğu ülkede transseksüel bir kadın olarak hayatına devam edemeyeceğini anlayan D.O., İngiltere’ye gitmeye karar verir. İngiltere’ye çocuk bakıcısı olarak gitmek isteyen D.O., başvurduğu seyahat acentasından da bir darbe alır. Acentada çalışan kadın görevli: ‘ Sen kadın mısın, erkek misin belli değil. Vize vermezler sana’ yorumunu yapar.

Mücadeleci D.O, İngiliz Başkonsolosluğu’na gider.

Ve o gün vize alan iki kişiden biridir artık.

İngiltere’de hastanede samimi itiraf oturum iznine yol açtı

D.O., kendi ifadesiyle, İngiltere’ye ayak bastığı günden itibaren çok çalışmış. Gündüzleri otelde, akşamları da bir restoranda neredeyse 24 saat çalışan Türk kadın, acılarından kurtulamamış.

Hep erkek olabilmeyi, cinsiyet değiştirmeyi isteyen D.O., İngiltere’ye ilk geldiği yıllarda da transseksüel kimliğini gizleyerek yaşamayı sürdürmüş.. ‘ Çalıştığım restorana gelen Türk müşteriler benim kadın mı, yoksa erkek mi olduğumu sorgular dururlardı. Onların ifadelerinden anlar, uzaktan konuşmalarını farkeder  çoğu kez anlamamazlıktan gelirdim. Ama, günün birinde artık acılarım dayanma noktasını aştı geçti, bardak taştı, vücudum iflas etti’.

D.O, oturum izni sürecinin başlangıcı olan, hastane olayını da bana bir solukta anlatıyor :

‘ Restoranda çalışırken ağzımdan kan geldi, hastaneye kaldırıldım. Daha sonra yapılan testlerle  kanser başlangıcı teşhisi konuldu. Doktorlar benle çok ilgiliydi. Bana, ‘ Derdin ne?’, ‘Niye bu kadar üzüntülüsün?’ diye sordular. Ve ilk defa, kendi ağzımdan transseksüel olduğumu itiraf ettim. Hüngür hüngür ağlamaya başladım. Sonrası, çok karışık. Çünkü, itirafımla birlikte ilginç bir süreç başladı. Beni önce psikologa sevkettiler. Sonra da, Cinsel Kimlik Kliniği’ne’. İşte,  İngiliz’leri şaşırtan süreç böyle başladı.

– – –
D.O. Neden bana  konuştu. . .

D.O.’ yu, İngiltere’ye geldiği yıllardan beri tanıyorum. Çalıştığı yerde dürüstlüğü ve pozitif haliyle her zaman dikkatimi çekmişti. Bir de hep hüzünlü gözleriyle. Aradan zaman geçip, cinsiyet değiştirince, güvendiği bir gazeteciye içini dökmek istedi. Yaşadıklarının ağırlığı, yalnızlığı, sevgisizliği, verdiği büyük mücadele, örnek teşkil edecek hukuk savaşı.

Dışardan kolayca anlaşılamayan, isimli isimsiz bir çok baskıya karşı tek başına mücadele verdi.

Ruhu yaşadıklarını, geçirdiği süreci  paylaşmak istedi.

O, kendisine oturum izni getiren süreci tek başına yaşadı.

Ama, Türkiye’de kendi durumunda olan ve horlanan insanların ne yaşadığına dikkat çekmek için, sessizliğini bozdu. Ana- babaların, arkadaşların, çevrenin, işverenin, politikacıların ve yargının, hem kendi hem de kendi gibi olanların durumunu anlamalarını, ya da anlamaya çalışmalarını istedi.

Cinsel Kimlik Kliniği’nden büyük destek. Cinsiyet değişimine giden süreç

Kadın doğan Türk transseksüelin erkekliğe geçiş için oturum alma süreci, LGBTT(Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Transseksüel, Travesti)’lerin cinsel kimlik sorgulamalarında destek aldıkları Gender Clinic-Cinsel Kimlik Kliniği’ne gitmesiyle yön değiştirdi.

Her yıl yüzlerce LGBTT’ye destek veren Cinsel Kimlik Kliniği’ndeki doktor ve psikiyatristler, Türk kadını gözlemlemeye başladılar. D.O.’yu aylarca gözlemleyen 2 psikiyatrist, birbirinden bağımsız verdikleri raporlarda ‘ Türk kadının, kadın bedeninde erkek olduğu’ yolunda kesin hüküm verince, Sağlık Bakanlığı’nın da onayıyla hormon tedavisine başlandı.

2.5 yıl süren erkekliğe geçiş döneminde neredeyse tüm yaşamı gözlenen Türk kadın D.O., female to male yani kadından erkeğe cinsiyet değişimi mücadelesinin en önemli adımlarından olan Life Experience- Hayat Deneyimi adlı erkeklik sınavını da verdi. Böylece, kadın doğan Karadenizli D.O., Sağlık Bakanlığı’ndan, cinsiyet değiştirerek erkekliğe geçiş yapan kadın transseksüellere verilen, ‘ erkektir’ raporuyla, erkekliğe adım attı.

Kadın bedeninden erkekliğe geçiş için bir dizi ameliyat olması gereken Türk kadın, yasalar önünde de erkek oldu.  İsmini değiştirdi. Hem İngilizce hem de Türkçe anlamı olan bir isim seçen Türk, başta nüfusu olmak üzere sırasıyla kredi kartlarını ve evraklarını kadından erkeğe değiştirdi. Bu arada, göğüslerini aldıran D.O.’nun hormon tedavisiyle birlikte sesi kalınlaştı, yüzünde ve vücudunda kıllar çıkmaya başladı. İşte bu noktada, Türkiye’deki LGBTT’ lerin de durumu göz önünde bulundurularak, D.O’nun Türkiye’ye dönmesinin sakıncalı olacağı gündeme geldi.

İngiliz avukatları şaşırtan ‘ Oturum izni’ ne nasıl evet dendi?

D.O., tam anlamıyla erkek olabilmek için phalloplasty (penis oluşturma) ameliyatı olmaya da karar verdi. D.O., artık geri dönemeyeceği bir yolda olduğunu farkedip, Göçmen Bürosu’na oturum izni için başvurdu.

Female to male-Kadından erkeğe geçiş yapan ilk Türk transseksüel olarak, davası görülen D.O.’nun yaşadıkları, İngiliz Göçmen Bürosu’nu da etkiledi. Yine de, ‘ oturum izni’ konusunda çok titiz davranan İçişleri Bakanlığı yetkilileri, D.O.’ya, ‘ Sen, İngiltere’de kalabilmek için erkek oluyorsun’ diye itiraz etti. Davasının görüldüğü mahkeme salonunda avukatına rağmen konuşma hakkı isteyen D.O.’nun yetkililere dönüp, ‘ Söyler misiniz, kim başka bir ülkede kalabilmek için vücudunu kestirir, başka bir bedene girer? Kim, ameliyat masasında kalabileceği riskini bilerek sayısız operasyona ‘evet’, der?’ şeklinde konuşunca, bir ilke imza atan yetkililer Türk kadına erkek olabilmesi için İngiltere’de kalma izni verdiler.

 

Ayşegül EKİNCİ/LONDRA

Share on facebook
Share on Facebook
Share on twitter
Share on Twitter
Share on pinterest
Share on Pinterest
Share on whatsapp
Share on WhatsApp

Bir cevap yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment

PAYLAŞ: 

Share on facebook
Share on twitter
Share on linkedin
Share on pinterest
Share on email